Hristiyan Demokratlar için artık hiçbir şey kutsal değil!..

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

"1" height="10" width="20%" direction="up">

Karaahmetoğlu, Birlik Partilerinin göç teklifiyle ilgili gerekirse AfD’nin desteğine açık kapı aralamasını, demokrasi için tehlikeli bir adım olarak nitelendirdi. Birlik Partileri’nin (CDU/CSU) mevcut göç politikasını eleştiren SPD Federal Meclis Milletvekili Macit Karaahmetoğlu, CDU/CSU’nun, kendi ideallerine ihanet anlamına geldigini belirtti.

"1" height="250" width="100%" direction="up">

Karaahmetoğlu, CDU Federal Meclis Milletvekili Steffen Bilger’in son açıklamalarının, partinin Hristiyan ideallerinden ve siyasi ilkelerinden ne kadar uzaklaştığını açıkça gösterdiğini belirtti.

Karaahmetoğlu’nun konuyla ilgili açıklaması şöyle: “Friedrich Merz verdiği sözü tutmadı. Aralık ayında, Federal Meclis’teki tüm demokratik gruplara AfD’nin oylarına dayanarak kararlar alınmaması konusunda anlaşma çağrısında bulunmuştu.

Ancak bu hafta gösterdi ki, bu sözler dünden kalma boş laflardan ibaretti. Birlik Partisi’nin genel başkanı, kısmen anayasa ve Avrupa hukukuna aykırı olan sert göç politikasını ne pahasına olursa olsun, hatta gerekirse AfD’nin oylarıyla bile olsa geçirmek istiyor.

Bu nedenle kiliseler, haklı olarak eleştiriyor. Kiliseler, bu yaklaşımın demokrasimize verebileceği zararları, CDU’nun üslubunun Almanya’daki tüm göçmenleri potansiyel olarak karalayıp önyargıları körüklediğini vurguluyor.

Ludwigsburglu meslektaşım Steffen Bilger’in kiliselerin yapıcı eleştirel mektubuna verdiği tepki, ancak bu kadar küçümseyici olabilirdi. Bilger, X platformunda yaptığı paylaşımda, saygısız bir sekilde ‘Şaşırtıcı değil, ilgilendirmiyor’ diyerek Protestan ve Katolik Kilisesi’nin duruşunu yorumladı.

Bu, partinin insanlıktan ne kadar uzaklaştığını açıkça gösteriyor. Görünüşe göre, Merz ve sadık ekibi için partilerinin isminde sıkça vurgulanan ‘C’ harfi (Hristiyanlık) artık hiçbir şey ifade etmiyor.

Tek amaçları, çaresizce tekrar iktidara gelmek. Bunun için iki insanın ölümüyle ve tüm sığınmacıların kaderi ve itibarını seçim hesaplarına alet etmeye istekli olmaları beni dehşete düşürüyor.

Umuyorum ki Almanya’da insanlar, bu partiye yalnızca verdiği sözleri tutmamasını değil, aynı zamanda aşırı sağcılardan medet umarak bir tabu ihlali yapmasına da izin vermeyeceklerdir.”