34,3341$% 0.14
37,0133€% -1.26
44,3674£% -0.9
3.024,24%0,04
5.063,00%-0,04
2558644฿%9.05224
VAN (AA) – Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu bünyesindeki Türk Tarih Kurumu tarafından Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) ev sahipliğinde düzenlenen "Van'da Katliam, Yıkım, İşgal: Tehcire Giden Yol" konulu sempozyum "İşgal Yıllarında Van Halkının Zorunlu Göçü" başlıklı oturumla devam etti.
Van YYÜ Mühendislik Fakültesi Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen sempozyumda moderatörlüğünü Prof. Dr. Suvat Parin'in yaptığı oturumda konuşan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tuncay Öğün, Van'da Ermeni çetelerinin saldırısı sonucu katliama uğrayan Müslümanların yaşadığı dramın bilinmesi gerektiğini söyledi.
24 Nisan 1915 denilince herkesin aklında Ermeni tehciriyle ilgili bir şeylerin geldiğini fakat gerçeğin öyle olmadığını belirten Öğün, "24 Nisan'da Ermeni soykırımı yapılmadı. Bu aşikardır. 24 Nisan Ermeni tehcirinin başladığı tarih değil, Van'da yüzbinlerce Müslümanın sürgüne uğradığı tarihin başlangıcıdır. 24 Nisan'da Van'ın kara günleri başladı ve göç kafileleri yollara dizildi." dedi.
O dönemde soykırıma uğrayanların da büyük mağduriyet yaşayanların da Müslümanlar olduğunu aktaran Öğün, şunları kaydetti:
"Bir vali düşünün. Halkı katlediliyor, saldırganlar var. Halkın canını, ırzını, namusunu kurtarmak için şehri tahliye ediyor. Aslında canını kurtarmaya çalışan insanlara dokunulmaması gerekir. Bunlar masum insanlar, zararları yok zaten. Ermeni çetelerinin önünden kaçıp kurtulmaya çalışıyorlar. Bakın o dönemin Van Valisi 14 kayığa Van'ın yerli Müslüman ahalisini, kadın ve çocuklarını bindirerek Tatvan'a göndermek istiyor. 1200 kadın ve çocuktan sadece 700'ü ancak Tatvan'a ulaşabiliyor. Diğerleri çeteler tarafından yok ediliyor. Kayıkların bir kısmı Erciş tarafında batırılıyor. Bir kısmı da 4 saat boyunca yaylım ateşine tutuluyor. Bunların tümü arşiv kayıtlarında var. Arşivler herkese açık. İnanmayanlar bu konuyu tartışmak isteyenler arşivleri açıp bakabilirler. Birçok masum bu şekilde öldürüldü. Mesela Zeve Şehitliğinde yaklaşık 2500 Müslüman katledildi. Onlar o bölgeden kaçmaya çalışan masum bir halktı. 7 köy halkının yollarını çevirdiler ve hunharca katlettiler. Orada çok acı hikayeler yaşandı."
– "Ermeni meselesi politik bir konu haline getirildi"
Van YYÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Bekir Koçlar ise son zamanlarda 1915 olaylarının bilimsel bir mesele olmaktan çıkıp, siyasi mesele haline geldiğini anlattı.
Van'ın 1915-1918 yılları arasında çok büyük bir acı yaşadığını ifade eden Koçlar, şöyle dedi:
"Müslümanların yaşamadığı bir Van şehri oluşturmak gayesiyle başlatılan sürecin insansız şehre dönüşünün trajik hikayesini anlatıyoruz. Ermeni meselesi politik bir konu haline getirildi. Bu tür sempozyumlar yaşanan insanlık dramını doğru zeminde anlama biçimine dönüşümünü sağlayacaktır. Bu toplantılar hem Türkler hem de Ermeni halkı için olumlu sonuçlar verecektir. Bu süreci bugün burada başlatıyoruz. Mayıs ayı içerisinde birçok ülkenin yetkilileri, parlamentoları bilgileri olmadığı halde tartışılıyor. Bu tarz akademik ortamlar Ermeni meselesini daha doğru ortamlarda tartışılmasını sağlayacak. Bizler de bu meseleyi akademik boyutta anlamlandırma gayreti içerisindeyiz."
Oturum, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünden Prof. Dr. Ömer Turan'ın "Van'da Amerikan Misyonerler ve Ermeniler" konulu konuşmasıyla tamamlandı.
Tarihçi ve araştırmacıların akademik sunumlar yapacağı sempozyum, yarın sona erecek.
Akçakoca'da Uzak Doğu'ya ihraç edilen salyangozların avlanmasına başlandı